24 Haziran 2008 Salı

İmparator yere göğe sığmıyor!



Portekiz, Fransa, İtalya ve Çek Cumhuriyeti gibi takımların erkenden evine döndüğü Avrupa Şampiyonası’nda Türk Milli Takımı’nın yarı finale çıkması dünyayı şaşkına çevirirken, bütün imkansızları ve zorlukları avantaja çeviren Teknik Direktör Fatih Terim’e de övgüler yağıyor.İngiliz The Times gazetesi, Euro 2008’de yıldızı parlayan ve turnuvadaki performansları ile Premier Lig’e gitmeleri muhtemel isimleri belirledi. Listenin ilk sırasına Fatih Terim’i koyan gazete, “Terim’in takımı uzun bir sakat ve cezalılar listesine rağmen son dakika kahramanlıkları ile yarı finale çıktı. O, agresifliği ve motivasyon yeteneği ile öne çıkan hocalardan biri’’ ifadelerini kullanırken Terim’in lakabının İmparator olduğu, Milan ve Fiorentina deneyimlerinin ardından tekrar büyük sahnelere çıkmasının zamanı geldiği belirtildi. The Times, Terim’i tarzı ile Manchester United menajeri Alex Ferguson’un yerine aday gösterdi.

Löw Terim’i hiç yenemedi

Fatih Terim ile Joachim Löw, 1998’de de Fenerbahçe ve Galatasaray teknik direktörleri olarak karşı karşıya geldi. İmparator, Alman teknik adamın çalıştırdığı Fenerbahçe’yi üç farklı maçta iki kez yenip, şampiyonluğa uzandı. 26 Temmuz 1998’de oynanan TSYD Kupası maçını Terim’in takımı Galatasaray 4-1 aldı. Kadıköy’deki 20 Eylül 1998’deki lig maçında Moldovan ve Baliç’le

2-0 öne geçen Löw’ün takımı, Hagi ve Hakan Şükür’ün gollerine engel olamadı ve maç 2-2 bitti. 7 Mart 1999’daki lig maçını ise Terim, Okan Buruk ve Hakan Şükür’ün golleri ile 2-0 aldı. Sezon sonunda G.Saray şampiyon oldu. Löw ise lig üçüncülüğünün faturasını Fenerbahçe’den gönderilerek ödedi.

85 yılda sadece 3 kez!



(A) Milli Futbol Takımı, tarihinde 3. kez katıldığı Avrupa Şampiyonası finallerinde Almanya ile yarın yapacağı yarı final maçında bu organizasyondaki en önemli sınavını verecek. Türk Milli Takımı, Avusturya ve İsviçre'nin ortaklaşa düzenledikleri 13. Avrupa Şampiyonası'nda, 85 yıllık tarihinde 3. kez Avrupa Şampiyonası finallerinde ter dökerken, ilk kez yarı finale yükselerek, şimdiden bu organizasyonda en büyük başarısına imza attı.

Türkiye, 1960 yılında başlayan Avrupa Şampiyonası macerasında elemeleri geçerek 3. kez finallerde boy gösterirken, 1996'da Fatih Terim, 2000'de de Mustafa Denizli yönetiminde sahaya çıkmıştı. 1996'da İngiltere'nin düzenlediği finallerde Türkiye, gruptaki 3 maçını da, üstelik gol bile atamadan, yenilgiyle tamamlayarak elenmişti.

2000 yılında Hollanda ve Belçika'nın ortaklaşa düzenledikleri finallerde ise Türkiye, gruptan çıkmış, çeyrek finalde Portekiz'e yenilerek, organizasyona veda etmişti. Milliler, 2004'de Portekiz'de düzenlenen bundan önceki finallere ise baraj maçlarında Letonya'ya elenerek katılamamıştı. Ay-yıldızlı ekip, Fatih Terim yönetiminde katıldığı EURO 2008'de ise büyük bir başarıya imza atarak, yarı finale kadar yükseldi ve yarınki dev maçta Almanya'nın rakibi oldu.

Euro 2008 Finalini yönetecek hakem belli oldu!



UEFA yaptığı açıklamada EURO 2008 finalininde düdük çalacak hakemi açıkladı! 29 Haziran Pazar günü Ernst Happel'de oynanacak final mücadelesinde İtalyan hakem Roberto Rosetti düdük çalacak. Robert Rosetti Milli Takımımızın son oynadığı Hırvatistan mücadelesini yönetmişti.

6 Haziran 2008 Cuma

İşte Türk Milli Takımımızın Portekiz Karşısındaki ilk 11'i



Terim, ilk maçımızın kadrosunu şekillendirdi. Son isim arasındaki tercihini Tuncay’dan yana kullanırken, Arda kulübede kaldı.

Portekiz maçıyla startını vereceğimiz Avrupa Şampiyonası’na puanla başlamak isteyen Milli Takımlar Teknik Direktörü Fatih Terim, zorlu mücadelede sahaya süreceği 11’i belirledi. Portekiz karşısında 4-4-2 sistemini uygulayacak olan Terim, iki gündür rakibin maç kasetlerini izledikten sonra stratejisini ve kurgusunu oluşturdu.

Terim’in kafasındaki ilk onbirde kalede Volkan görev alacak. Sağ kanatta çabukluğuyla Sabri, defansın göbeğinde Gökhan Zan ile Servet ikilisi yer alırken, geri dörtlünün solunda ise Hakan forma giyecek. Orta sahada ise Hamit, Aurelio, Emre Belözoğlu ve Tuncay dörtlüsünün yeri garanti.

Forvette ise Nihat’ın yanında genç Mevlüt gol umudu olarak sahaya çıkacak.

Tuncay ve Arda arasında tereddüt yaşayan Terim, daha tecrübeli olan Middlesbroughlu futbolcudan yana tercihini kullandı.

İdmanlarda savunma oyuncularıyla yakından ilgilenen Terim’in, top bize geçince hızlı hücumu tercih etmesi dikkat çekti. Risksiz oynamaları konusunda sık sık oyuncularını uyaran Fatih hoca, rakibin gözlerde çok büyütülmemesi gerektiğini de vurguladı.

Fatih Terim'in sistemi riskli mi?





2008 Avrupa Şampiyonası finallerine sayılı günler kala A Milli Takım'ımızın 7 Haziran'da Portekiz'le oynayacağı ilk karşılaşmaya nasıl bir kadro ve oyun anlayışıyla çıkacağı merak ediliyor.


Milli Takım Teknik Direktörü Fatih Terim, yaptığı açıklamalarla kafalardaki soru işaretlerine açıklık getirse de neticede Ay-Yıldızlılarımızın saha içi performansı sonucu belirleyecek. Terim ise kendisine sıkça sorulan oyun sistemini rakamlarla ifade etmenin çok önemli olmadığını vurguluyor. Tecrübeli çalıştırıcı, temel olarak 4-3-3 şeklindeki dizilişi benimsediklerinin altını çizip bunun değişik varyasyonlarını uygulayacaklarının üzerinde duruyor.

A Milli Takım, Finlandiya ile oynadığı son hazırlık maçında 4-3-3 dizilişini denemiş ve Portekiz maçının da provasını yapmış oldu. Terim, Finlandiya karşısında 70 dakika aynı oyuncuları saha da tutarak takımın performansını da tam olarak gördü. Tecrübeli teknik adam, sistemle ilgili olarak 4-3-3, 2-4-4 yada 4-5-1'e dönebileceklerini kaydederek değişik varyasyonların uygulanabileceğini ortaya koydu.

Terim, nihayetinde rakamların saha içinde bir önem arz etmediğini hatırlatarak kendilerinin saha içinde ne yaptığının önemli olduğuna dikkat çekti. Oyun anlayışlarını anlatırken rakiplerini en fazla iki stoperle karşılayacaklarını, pres yapan takımları bozacaklarını, uzun top oynayacaklarını, bazen oyun içinde çift forvete döneceklerini sık sık tekrarlıyor.

Terim ayrıca beklerin zaman zaman orta saha gibi katkıda bulunacaklarını, Hakan Balta'nın stoper gibi görev yapabileceğini, hücum oyuncularının rakibi ve topu karşılarına alacaklarını anlatarak saha içindeki sistem değişimlerin nasıl olabileceğini izah etti. Zaten Terim'in 4-3-3 anlayışının farklı şekillere bürünmesi, tartışmaları peşi sıra getirdi. Spor yazarı Ömer Üründül, Terim'in kafasındaki oyun planının "4-3-3 ya da 4-5-1 olacağını" ifade ediyor.

Üründül, bu sistemde Nihat'ın tek forvet oynamaya müsait olmadığını kaydederek, "Havadan ve yerden top almaya uygun bir oyuncu değil, Mevlüt oynayabilir ama onu da sağda kullanıyor. En ideal isim Semih görünüyor." yorumunu yapıyor. Üründül, bu sistemde kilit isimlerin Mehmet Aurelio, Hamit ve Emre olacağını kaydediyor.

Spor yazarı Uğur Meleke de Terim'in saha içi değişikliklerine bir açılım getirerek oyun dizilişlerini şöyle yorumluyor: "Mehmet Topal'ı bir forvetle değiştirerek 4-4-2'ye dönebilir. 4-3-3'ün kanatlarında oynattığınız isimler ileriye çıktığında 4-5-1'e döndüğünüz anlamına gelebilir. Nihat'ı önde üçlünün sağında oynatırsanız daha ofansif, Gökdeniz'i kullanırsanız daha kontrollü bir oyun olabilir. Topal ve Ayhan'ı bir forvetle değiştirip 4-4-2'ye dönerseniz daha defansif bir anlayış hakim olur."

Milli Takım'ımızla Avrupa Şampiyonası'nda çeyrek final yaşayan Mustafa Denizli ise 4-3-3'ün oyuncu yapısı nedeniyle Türk Milli Takımı'na uygun olmadığını belirtiyor. Denizli, 4-5-1 anlayışına daha yatkın olduğumuzu kaydederek Nihat'ın forvette tek başına verimli olamayacağını hatırlatıyor. Teknik Direktör Ümit Kayıhan da Portekiz maçını ön plana alarak Servet, Gökhan Zan ve önlerinde oynayacak Mehmet Aurelio'nun kilit isimler olacağını belirtiyor. Portekiz karşısında 4-4-1-1 sistemiyle geriye yaslanarak oynanması halinde galibiyetin geleceğini öne sürüyor.

Sistem için ne dediler?

Milli Takım, yeni sisteme adapte değil

Bu dizilişlerin başarılı olması oyun anlayışına, teknik ve fizik kapasiteye bir de oyuncuların rakip takımlara karşı egemenlik sağlamasına bağlı olarak işliyor. 4-3-3 şu anda geçerli sistem gibi görünüyor. Şampiyonlar Ligi finalinde de bu sistemle oynandı. Milli Takım'ın oyun anlayışı olarak buna adapte olduğunu sanmıyorum. Uruguay maçında orta üçlünün yanlamasına değil diklemesine dizilmiş hali vardı. Milli Takım orta sahası ileri-geri oynayamadığı için bütün yük savunmanın göbeğine binecek. Temel sorunumuz orta saha olacak. Mehmet Aurelio stoper gibi kalıyor. Emre, sadece top istiyor. Portekiz'in son hazırlık maçında gördük, Deco bile ileri geri oynadı. (İbrahim Altınsay, Radikal)

En büyük sorunumuz defanstan top çıkarmak

Fatih Terim'in oyun planı büyük oranda belli: 4-3-3 ya da 4-5-1. Terim, top rakipteyken hücum oyuncularının topun arkasında olmasını istiyor. Kanatlardaki oyuncuların içeri gömülerek savunmaya yardım etmesi üzerinde duruyor. İleride tek forvet oynatacak, onların arkasında Nihat ve Tuncay yer alacak. Tek forvet olarak Nihat'la iki maç oynadık fakat beklenen verim tam olarak gelmedi. Nihat ileride son adam olarak oynamaya müsait değil. Havadan ve yerden top almakta zorlanıyor. Bizim kadromuz belli gibi. Orta saha Hamit, Emre ve Aurelio, önlerinde de Tuncay, Nihat, Mevlüt olacak. Bizim de en büyük sorunumuz defanstan top çıkartmak. Ömer Üründül (Sabah)

Nihat Kahveci, yükün altında kalabilir

Fatih Terim oynayacağı sistemi rakamlara göre tarif etse de pek çok şeye karar veremediği ortada. Sadece bu son hazırlık döneminde değil göreve geldiğinden bu yana günübirlik orijinal sanılan buluşlarla vaziyeti idare etmeye çalışıyor. Elbette ki bunun da sonucu parlak olmuyor. Son üç yıllık dönemde Milli Takım'ın hangi sistemle oynadığını, nereden yola çıkıp nereye varmak istediğini pek anlayamadık. Dolayısıyla futbolcu seçimlerinde de tartışmalara yol açacak noktalar gereğinden fazla oldu. Yeni sistemin kilit adamı gibi görünen Nihat Kahveci, tek forvet oynaması halinde kendi performansının altında kalır. (Ahmet Çakır, Zaman)

Fatih hoca, 4-3-3'ü daha önce denemişti

Şampiyonlar Ligi'nde 8 çeyrek finalistin 6'sı tek santrafor 4-3-3 düzeniyle oynadı. Çek Milli Takım hocası Burchner artık dünyada iki hedef santrafor oynayan takımın kalmadığını söyledi. Terim de Milli Takım'ı dünyanın gittiği yere götürme adına 4-3-3 düzenini elemeler sırasında benimsedi. Moldova ve Yunanistan maçlarında da bölüm bölüm oynadık. Şampiyonada esas diziliş 4-3-3 olacak. En önemli güvence Emre, Mehmet Aurelio ve Hamit orta sahası olacak. Terim'in Kazım, Tümer, Ayhan gibi oyuncuları Halil ve Yıldıray'a tercih etme nedeni bu oyuncuların çok yönlü olmasıdır. Uğur Meleke (Milliyet)

Hücum hattımız bu sisteme uygun değil

Milli Takım'ın kadro yapısı, öne sürülen 4-3-3 sistemi için çok da uygun değil. Hücum hattımız böyle bir oyun anlayışına müsait değil. Oyuncularımızın yapısı da buna uygun değil. Eğer bir sistem olarak değerlendirme yaparsak orta sahadan hücuma dönük oyuncuların ağırlıklı olduğu 4-5-1 sistemi daha mantıklı görünüyor. Nihat'ı ileride tek başına kullanmanın verimli olacağını düşünmüyorum. Mustafa Denizli (Teknik Direktör)

Portekiz'e karşı 4-4-1-1 oynamalıyız

Terim '4-3-3 oynatacağım' diyorsa bile bu formatı 4-4-1-1 ve 3-5-2'ye de döndürebiliriz. Oyun içinde rakip takımın yaptığı hamleler oyunun sistemini değiştirebilir. Portekiz maçında iyi defans yapmamız lazım. İlk golü biz atarsak arkaya yaslandığımızda daha iyi oynayabiliriz. Bana göre maçın kilit isimleri Servet, Gökhan ve Aurelio olacak. Portekiz'e karşı sistemimizin 4-4-1-1 olması halinde kazanabileceğimizi düşünüyorum. Ümit Kayıhan (Teknik Direktör)

Merhaba

Uefa 2008 futbol şampiyonası maçlarını en yakın zamanda sizlerle burda paylaşacağım.